Elçin Poyrazlar: Donald Trump 2.0

O seçmenlerin dünyanın yeni manzarası için oy verdiklerini pek de umursamıyor olması da siyasetin bir cilvesi. Trump başkanlığının ilk döneminde kendi vizyonunun çıkarları için baskıcı rejimlerle her türlü alışverişe gireceğini göstermişti. AB ile ittifak konusundaki gönülsüzlüğünü daha ileri götürerek mevcut kuruluşları baltalaması hem dünya siyasetinde hem de ticarette kapalı ve soyutlayıcı bir politika içine girmesine yol açabilir. ",. Trump’ın yabancı topraklarda asker bulundurma isteksizliği uzun vadede bölge için olumlu bir manzara sunsa da halihazırda Arap ülkelerinin İran ve İsrail ile olan iktidar çatışmaları Ortadoğu’yu onlarca yıl içinden çıkılmaz bir savaş bataklığına sürükleyebilir. Peki bu küresel siyaset açısından ne anlama geliyor?Rusya, Çin, İran gibi otokrat ülkeler için büyük fırsatlar içeren bu gelişme hem Türkiye hem de bölge açısından ciddi tehditlere gebe. Bu zaferin ardından Rusya’nın Moldova ya da Baltık ülkeleri gibi eski Sovyet topraklarına iştahı kabarabilir. Trump ikinci döneminde bunu daha bilinçli, daha kararlı ve hazırlıklı bir politikayla yürütecektir. ABD’nin içerideki demokratik kurumlarına saldırmayı hedefleyen bir Trump yönetimi, ABD’yi temel özgürlükler ve haklar konusunda içi boş, dışarıdaysa nüfuzu sınırlı bir rakibe çevirebilir. Son anketlere göre ABD’de kayıtlı seçmenlerin yüzde 49’u Trump’a, yüzde 45’i Biden’a oy vereceğini söylüyor. Trump NATO ve BM gibi kurumlara karşı olduğunu sıklıkla dile getirdi. Ancak davayı Yüksek Mahkeme’ye taşımak isteyen Trump ve ekibi için yasal engelleri “erteleme stratejisi” halihazırda işe yarıyor görünüyor. Bu hafta ABD federal temyiz mahkemesi, 2020 seçimlerinde Biden’ın zaferini engellemek için komplo kurmak ve görevde kalmak için sahtekârlık yapmakla suçlandığı davada Trump’ın dokunulmazlığı olmadığına ve yargılanabileceğine karar verdi. Trump farklı davalarda kendisine yöneltilen 91 suçlamadan mağduriyet çıkarmanın ve kendisini “şeytani bir sisteme karşı savaşan bir şövalye” gibi göstermenin seçmen gözünde karşılığını fark etmiş durumda. Trump’ın zaferi ABD’deki birkaç kararsız eyaletteki seçmenin tercihine bağlı olacak. Ukrayna’ya Washington’ın askeri ve mali desteğini çeken bir Trump, Rusya’nın talepleri doğrultusunda bir anlaşmaya sıcak bakabilir. Bu ilk bakışta Trump’ın başkanlık hedefleri açısından bir geri adım olarak görülebilir. Kimi kilit eyaletlerde yapılan önseçimlerde diğer Cumhuriyetçi adaylara fark atan Trump, skandallar, iddianameler, yasal zorluklara karşın yeni yönetimin pekâlâ başına geçebilir. Trump’ın zaferinden tüm belirsizliklere karşın belki de en büyük memnuniyeti Çin duyabilir. ABD baskısı ve kontrolü olmadan İsrail’in Filistin meselesinde barış görüşmelerine girme teşviki ortadan kalkabileceği gibi İran’la doğrudan sıcak bir yüzleşme bölgede geniş çaplı bir savaş riski yaratabilir. Bu hem Türkiye hem de Avrupa’yı cüreti ve kini pekişmiş bir Rusya ile karşı karşıya bırakabilir. Trump’ın Tayvan konusunda Çin’le bir çeşit uzlaşıya gitmesi bölgedeki müttefiklerine desteğini çektiği mesajına neden olarak Japonya ve Güney Kore’nin Çin’den korunmak için nükleer silah edinmesinin önünü açabilir. Bu yıl kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin eski Başkan Donald Trump ile görevdeki Joe Biden arasında olmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Elçin Poyrazlar: Donald Trump 2.0

Trump ikinci döneminde bunu daha bilinçli, daha kararlı ve hazırlıklı bir politikayla yürütecektir. Bu ilk bakışta Trump’ın başkanlık hedefleri açısından bir geri adım olarak görülebilir. Bu zaferin ardından Rusya’nın Moldova ya da Baltık ülkeleri gibi eski Sovyet topraklarına iştahı kabarabilir. Trump NATO ve BM gibi kurumlara karşı olduğunu sıklıkla dile getirdi. Son anketlere göre ABD’de kayıtlı seçmenlerin yüzde 49’u Trump’a, yüzde 45’i Biden’a oy vereceğini söylüyor. Trump’ın zaferi ABD’deki birkaç kararsız eyaletteki seçmenin tercihine bağlı olacak. Trump’ın yabancı topraklarda asker bulundurma isteksizliği uzun vadede bölge için olumlu bir manzara sunsa da halihazırda Arap ülkelerinin İran ve İsrail ile olan iktidar çatışmaları Ortadoğu’yu onlarca yıl içinden çıkılmaz bir savaş bataklığına sürükleyebilir. Peki bu küresel siyaset açısından ne anlama geliyor?Rusya, Çin, İran gibi otokrat ülkeler için büyük fırsatlar içeren bu gelişme hem Türkiye hem de bölge açısından ciddi tehditlere gebe. ",. Trump’ın Tayvan konusunda Çin’le bir çeşit uzlaşıya gitmesi bölgedeki müttefiklerine desteğini çektiği mesajına neden olarak Japonya ve Güney Kore’nin Çin’den korunmak için nükleer silah edinmesinin önünü açabilir. Ukrayna’ya Washington’ın askeri ve mali desteğini çeken bir Trump, Rusya’nın talepleri doğrultusunda bir anlaşmaya sıcak bakabilir. Kimi kilit eyaletlerde yapılan önseçimlerde diğer Cumhuriyetçi adaylara fark atan Trump, skandallar, iddianameler, yasal zorluklara karşın yeni yönetimin pekâlâ başına geçebilir. Trump farklı davalarda kendisine yöneltilen 91 suçlamadan mağduriyet çıkarmanın ve kendisini “şeytani bir sisteme karşı savaşan bir şövalye” gibi göstermenin seçmen gözünde karşılığını fark etmiş durumda. O seçmenlerin dünyanın yeni manzarası için oy verdiklerini pek de umursamıyor olması da siyasetin bir cilvesi. Trump başkanlığının ilk döneminde kendi vizyonunun çıkarları için baskıcı rejimlerle her türlü alışverişe gireceğini göstermişti. ABD’nin içerideki demokratik kurumlarına saldırmayı hedefleyen bir Trump yönetimi, ABD’yi temel özgürlükler ve haklar konusunda içi boş, dışarıdaysa nüfuzu sınırlı bir rakibe çevirebilir. Bu yıl kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin eski Başkan Donald Trump ile görevdeki Joe Biden arasında olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Bu hem Türkiye hem de Avrupa’yı cüreti ve kini pekişmiş bir Rusya ile karşı karşıya bırakabilir. Bu hafta ABD federal temyiz mahkemesi, 2020 seçimlerinde Biden’ın zaferini engellemek için komplo kurmak ve görevde kalmak için sahtekârlık yapmakla suçlandığı davada Trump’ın dokunulmazlığı olmadığına ve yargılanabileceğine karar verdi. Trump’ın zaferinden tüm belirsizliklere karşın belki de en büyük memnuniyeti Çin duyabilir. Ancak davayı Yüksek Mahkeme’ye taşımak isteyen Trump ve ekibi için yasal engelleri “erteleme stratejisi” halihazırda işe yarıyor görünüyor. AB ile ittifak konusundaki gönülsüzlüğünü daha ileri götürerek mevcut kuruluşları baltalaması hem dünya siyasetinde hem de ticarette kapalı ve soyutlayıcı bir politika içine girmesine yol açabilir. ABD baskısı ve kontrolü olmadan İsrail’in Filistin meselesinde barış görüşmelerine girme teşviki ortadan kalkabileceği gibi İran’la doğrudan sıcak bir yüzleşme bölgede geniş çaplı bir savaş riski yaratabilir.